Selahattin Serçe Şiir

Öyle İşte

Visits: 21

Gözlerim değil, kalbim görmüştü seni;
Ve ben,
Yüzüne bile bakamadan göreli beri,
Bilmedim senden başka.
Gölgesi bile düşmedi hayatıma kimsenin,
Ne gerçekte ne hayalde.

Şu koskoca ömürde,
Bir tek seninle düşmüşken ben aşkın hemdemine;
Söylene Yâr,
Nasıl gidilir böyle…

İsmin zikrim iken gece ve gündüz,
Ve tatlı tebessümün, ruhuma sündüz;
İçimin sonsuzuna yuva kurmuşken gözlerin,
Söylesene Yâr,
Nasıl gidilir böyle…

Yıllar var,
Gülüşünden kıymetli hiçbir şeyim olmadı benim.
Onu kaybetmektense, canımı kaybetseydim;
”Sabaha kadar seni seviyorum diyebilirim” demiştin ya bir gece;
İşte o gece, verseydim keşke Rabb’ime emaneti.

Hani bir gün,
”Affet, geçmişte sana kötü davrandım, acı çektirdim” demiştin.
Ve ben sana,
“Senin acın da baldır” dedim.
Bu fani dünyada seni ilk gördüğüm an,
Yaşanmış ve yaşanacak ne varsa her şeyi affetmiştim;
“Canım da sana helaldir” dedim.

Ah Canım…
Ah Canım…
Ah Cennet Balım;
Aşkınla uhuvvet bulduysa da bir yanım;
Gönül kıskanır,
Dil hata eder;
Ben de insanım…
Aşka düşen gölgeleri, kalbin nurunda yıkamak varken,
Söylesene Yâr,
Nasıl gidilir böyle…

Bilirsin,
Cehennemden Cennete yol tek taraflı;
Allah bile çıkardığı kulunu,
Bir daha atmazken Cehennemlere;
Söylesene Yâr;
Sen cehennemlerden çıkarıp,
Cennetine aldıktan sonra,
Nasıl kıyıp da attın beni,
Sensizlik Cehennemine.

SELAHATTİN SERÇE

Fehva-ı Cedid