Visits: 16
Kitapları Dünya Klasiği Lev Nikolayeviç Tolstoy ve Tüm Romanlarına İlham Kaynağı Kadın Anna Karenina !
Bütün mutlu aileler birbirine benzer, her mutsuz ailenin mutsuzluğu ise kendine göredir.
Lev Nikolayevic Tolstoy’un tüm kitaplarına ilham olan kadın Anna Karenina.
XIX. ( 19.yüzyıl ) Rusya. Soylu bir aileden olan Anna Karinina, günün birinde eşini bir kenara iter ve cemiyet hayatını karşısına alır. Derin bir karakter dönüşümüyle, bambaşka biri hâline gelir. O değiştikçe diğer karakterler de değişecektir. Anna’nın Aristokrat çevresi ve zamanın Rus toplumu da aynı kalmayacaktır.
Anna Karenina, zamana meydan okuyan bir klasik ve insan ilişkilerini derinleştiren bir inceleme. Şüphesizi yazılmış en derin ve en anlaşılır romanlardan. Gustave Flaubert’in, Tolstoy’un birkaç şaheserinden olan Savaş ve Barış’ı okuduğunda “Ne sanatçı! Ne psikolog!” diye haykırdığı söylenir.
Hiç kuşkusuz Tolstoy, psikoloji bilgisini ve kavrayışını Anna Karenina romanında da göstermiştir.
Lev Nikolayevic Tolstoy’u anlamak hem zor hem de kolaydır. Zordur çünkü hayata bakışını tek bir kitapla temellendirmediği gibi değişken ruh halini eserlerine yansıttığı için ondan net bir mesaj almak neredeyse imkansızdır. Kolaydır, çünkü yaşadığı acılar bugün hemen herkesin yaşadığı sorunlarla paralellik gösterir. Lenin, Tolstoy’un bu dengesiz durumunu; Anna Karenina “Bir yazar nasıl hem bu kadar cahil hem bu kadar aydın olabilir bir türlü anlayamıyorum” sözüyle özetlemiştir. Anna Karenina, üç milyondan fazla kelime barındıran geniş bir hazine. Rus edebiyatının eşsiz romanı. Rusya’da 19. yüzyılda yaşayan bir roman kahramanı.
Anna Karenina’nın Farkı neydi?
Anna Karenina, Tolstoy’un diğer romanlarından bütünüyle farklıdır. Felsefi argümanlarla dolu olan Savaş ve Barış’ın ve diğer eserlerinin aksine bu romanda felsefi genellemeler yer almaz. Çoğu eleştirmene göre kitaptaki tek genel geçer felsefi yargı, kitabın açılışını yapan “Bütün mutlu aileler birbirine benzer, her mutsuz ailenin mutsuzluğu ise kendine göredir.” cümlesidir. Kitap boyunca yazarın özel yaşamlara ilişkin tasvirleri, karakter tahlilleri ve içsel dünyalara yönelik yaptığı analizler bulunur. Yazarın bilindik bir yazım üslubu olan ‘insanların kaderlerinin gidişatını resmetme’ alışkanlığı, kitap boyunca duygular ve gerçekler üzerine inşa olur. Felsefi temeller ve aksiyomatik yargılar üzerine değil. Sonsuz bir zamanda, maddenin sonsuzluğu içinde, sonsuz bir boşlukta bir kabarcık organizma çıkıyor ve bu kabarcık, bir süre kabarcık olarak kalıp patlıyor.
Tolstoy’un Çocukluk (1852), İlk Gençlik (1854) ve Gençlik (1856) isimli, iki yıl aralıklarla yazdığı toplamda üç farklı otobiyografik romanı vardır. Serinin dışında kalan eserleri ise tamamen kurgusal evrenlere sahiptir. Anna Karenina romanı ise tümüyle otobiyografik veya kurgusal değildir. Tolstoy’un yaşam deneyimlerinden ve gerçek hayattaki gözlemlerinden yoğun olarak etkilenmiş bir kurgudur. Tolstoy, Anna Karenina’yı “yazdığım ilk gerçek roman” olarak tanımlamıştır.
En Çok Uyarlanan Roman Anna Karenina
Anna Karenina altı tiyatro oyununa, on altı farklı filme ve on operaya uyarlanmıştır. Aynı zamanda dört bale etkinliğine ve bir mini televizyon dizisine konu oldu, söz konusu mini diziden önce de bir düzine televizyon dizisinde konu edinilmiştir. Ben H. Winters tarafından 2010 yılında yazılan bir parodi roman olan Android Karenina isimli bilim kurgu kitabının da çıkış noktası olmuştur.
1877’de Tolstoy kitapları arasında en sevilen Anna Karenina’yı yazıp ününe ün kattı. Bu kitaptan sonra bir depresyon yaşadı ve dine sığındı. Oruç tuttu, günah çıkardı ve köy kilisesindeki ayinlere katıldı. Fakat yazmayı hiç bırakmadı. Kroyçer Sonat (Kreitzerova Sonata), Karanlıkların Gücü, İtiraflarım (Ispoved) gibi kitaplarını bu dönemde yazdı.
Tolstoy 82 yaşındayken, 1910 yılında öldü. Kış ortasında evini terk edip hasta düştükten sonra, Astapovo’da bir tren istasyonunda zatürreden öldü. Polis, cenazesine katılmak isteyenlere ulaşımı sınırlandırmak için çalıştı, ama binlerce köylü cenazesinde sokakları doldurdular.
Tolstoy, Shakespeare’den sonra dünya dillerine en çok tercümesi yapılan yazardır. Yirminci yüzyılın en önemli ahlakçı yazarlarındandır ve kayıtlı 843 eseri vardır.
En çok okunması gereken eserleri Anna Karenina.-Diriliş-Savaş ve Barış-Kreutzer Sonat-Kazaklar-Hacı Murat-Üç Ölüm ve Aile Mutluluğu yer alır.
Dr. Nergül Yılmaz