Visits: 54
Devlet sanatçısı Uğur Çınar, Türk müziğinin sevilen şarkılarını senfonik düzenlemeler ile plak olarak müzik severlerle buluşturdu…
1- Kendinizden kısaca bahseder misiniz ?
1- İstanbul doğumlu, Karadenizli bir ailenin 3 oğlundan birisiyim. Abim Kbb Prof. Dr., kardeşim Prf. eczacıdır. Babamın mesleği kuyumculuktu, ben ve kardeşlerim baba mesleği zanaatkârlığını da iyi biliriz. İlk müzik eğitimim TRT Çocuk ve Gençlik Korosu’nda değerli hocalarım Muammer Sun ve Gökçen Koray ile başladı. Daha sonra İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuvar’ına girdim ve müziğimizin duayen isimleri hocalarım oldu. Başta Prof. Dr. Alaeddin Yavaşça, Bekir Sıtkı Sezgin, İnci Çayırlı, Tülin Korman, Tülin Yakar Çelik, Nida Tüfekçi, Demirhan Altuğ, Yalçın Tura, Nevzat Atlığ müzikal kimliğimin oluşmasında hocalarımın katkıları çok olmuştur. Hepsini saygılarımla anıyorum. Akademik eğitimim devam ederken Kültür Bakanlığı’nın yurt çapında açmış olduğu imtihanını kazandım ve Kültür Bakanlığı Devlet Korosu sanatçısı oldum. Aynı dönemde TRT’nin açmış olduğu imtihanı kazandım ve iki kurumda sanatçı olarak çalışmaya başladım. TRT’de çok önemli hocalardan yararlandım. Mustafa Erses, Ziya Taşkent, Kutlu Payaslı, Rıza Rit, Feridun Darbaz’ın üzerimde katkıları çok olmuştur. Bu dönemde sanat yönetmenliğini Tamburi Necdet Yaşar’ın yaptığı Kültür Bakanlığı İstanbul Devlet Türk Musikisi Topluluğuna solist sanatçı olarak atandım. Bu toplulukta da çok önemli virtüözlerle ve solistlerle çalıştım. Dünyanın bir çok ülkesinde konserler verdim. Başta hocam Necdet Yaşar olmak üzere Cinuçen Tanrıkorur, İhsan Özgen, Alaeddin Yavaşça, Bekir Sıtkı Sezgin’den klasik musikinin tüm inceliklerini öğrenme imkanını buldum. Sanatçılığımın yanı sıra İstanbul radyosunda programlar hazırlayıp sunduğum, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nda sanatçılığımın yanı sıra idari görevlerde de bulundum. AKM Müdürlüğü, Müzik Toplulukları Müdürlüğü, danışmanlık, üniversitede öğretim görevlisi olarak görevlerim oldu. TRT televizyonlarında da 15 yıldır programlar hazırlayıp sunmaktayım. TRT’de 15 yıldır bir çok ödüllü programa yapımcı ve sunucu olarak imza attım. Türk halk müziği, belgesel, eğlence ve şov formatlarında çok ilgi gören, yıllarca devam eden programlar hazırlayıp sundum. İzleyiciler hala hem sosyal medya üzerinden hem birebir sokakta karşılaştığımız zaman benim programlarımın kalitesinin çok yüksek olduğunu, o kalitenin benden sonra yakalanılamadığını söylüyorlar. Gerçekten kaliteli bir şeyler üretmek tesadüf olmuyor. Bilgi, tecrübe, alt yapı ve bıkmadan çalışmak, araştırmak gerekiyor.
2. Devlet sanatçılığı dışında da başarılı bir kariyeriniz var. Bunu neye borçlusunuz, devlet sanatçılığı dışında ki kariyerinizden ve ödüllerinizden de kısaca bahsedebilir misiniz ?
2- Aslında her şey sanatçılığımla başladı. Onun açtığı imkanlarla gelişti diyebilirim. Kariyerimi gerçekten çok çalışmaya borçluyum. Hocalarımdan edindiğim musiki terbiyesi çok önemliydi kariyerimi oluşturmamda. Evet bir çok ödül aldım ve hiçbir zaman o ödüllere sığınmadım. Hep daha iyisini, daha başarılı olmayı hedefledim. Her işimde hep mükemmeli arıyorum belki bu beni yoruyor ama ben zor olanı başardığım zaman mutlu oluyorum.
3- Ne zamandan beri bu alanda çalışmalar yapıyorsunuz ?
3- Aslında ben çocukluk yaşlarımda ne yapacağımı belirlemiştim. Hep müzisyen olmayı hayal ediyordum. Eğitimlerim devam ederken bir taraftan da baba mesleğininde içindeydim. Tahtakale, Sirkeci, Kapalıçarşı piyasasında büyüdüm diyebilirim. Hem eğitim hem esnaflık benim hayata bakış açımı, ufkumu genişletmiştir.
4- Sizi devlet sanatçısı olmaya çeken nedenler nelerdi ?
4- Devlet bünyesinde sanatçı olmamda en büyük neden çocukluğumdan itibaren çok radyo dinlerdim hatta bir dinleyici olarak ilk hocam radyo diyebilirim. Bazı makamları, repertuvar bilgimi, radyo programlarını dinleyerek öğrendim. O çocukluk yaşlarımda hep radyo sanatçısı olmaktı hayalim.. Konservatuvar öğrencilik yıllarımda babamın yakın arkadaşı olan bestekar Muzaffer Özpınar bana “Müzik sahnede öğrenilir. ” dedi ve onun isteği ile orkestrasına girdim ve Türkiye’nin en önemli solistleriyle çalışma imkanım oldu. Sezen Aksu, Nükhet Duru, Zerrin Özer, Yüksel Uzel, Muazzez Abacı gazinoların son dönemleriydi. Solistlerimin hepsinin çok önemli katkıları oldu müzikal yaşamımda ama Yüksel Uzeli unutmam mümkün değildir. Çok severdi beni, desteği çok olmuştur. Kısacası sahne yaşamı çok zordur. Öğrencilik yıllarımda sahnenin katkısı çok olmuştur. Hedefim hep Kültür Bakanlığı ve radyo sanatçısı olmaktı. Şükürler olsun bunu gerçekleştirdim.
5- Düet yapmak istediğiniz bir şarkıcı var mı ?
5- Düet yapmak istediğim sanatçı inanın olmadı. Zaten hazırlayıp sunduğum televizyon programlarımda bir çok yıldız isimle düet yaptım, yapmaktayım. Sorunuz üzerine yine bir kez daha düşündüm Barbara Streisand ve Nat King Cole ile düet yapmak çok heyecan verirdi bana.
6- Gençlere tavsiye vermek isteseydiniz bu ne olurdu ?
6- Gençlere tavsiyem; öğrencilerimede ilk derse girip tanıştığımda her zaman tavsiyem şu olmuştur, ” Öğrenciyken çalışma hayatının içinde aktif olarak bulunmak size çok şey katar, farklı kapılar açar, farklı çevreler kazandırır. Sadece eğitimini aldığınız mesleğe hedeflenmeyin ve geniş düşünün.” derim. Eğitimini aldığınız mesleğe yakın alternatif mesleklerinde içinde olmalarının kendilerini geliştirmede çok yararlı olacağını, kendilerine güzel kapılar açacağını tavsiye ederim.
7- Başarınızın ve saygınlığınızın sırrı nedir ?
7- Başarının sırrı çalışmak, çalışmak, çalışmak, kendinizi geliştirmek derim.
8- Sesiniz huzurlu bir aksanın betimlemesi gibi… Daha önce şiir seslendirdiniz mi veya şarkı arasında okudunuz mu ?
8- Sesimin huzur verdiğini, dinlendirici bir etkisi olduğunu çok değerli dinleyicilerimden, müzik severlerden duyuyorum ve çok mutlu oluyorum. Şiiri çok severim. Şiir duyguları en kısa yoldan ve nahif bir dille anlatan edebi sanattır. Nazım Hikmet, Sabahattin Ali, Orhan Veli, Can Yücel, Turgut Uyar, Ahmed Arif şiirlerine hayranımdır. Şiir okumakta ayrı bir yetenektir, seslendirirken komik duruma düşenlerden olmak istemem. Kerim Avşar, Cüneyt Türel, Genco Erkal, Müşfik Kenter dinlemekten çok büyük keyif aldığım isimlerdir. Sizi kırmayacağım ve en yakın zamanda bir şiir seslendireceğim sizler içinde.
Bizi kırmayıp röportaj yapan Uğur Çınar’a nezaketi, mütevazı kişiliği ile hoş sohbeti için teşekkür ederiz.
FEHVÂ-İ CEDİD